Prof. Dr. Canan Karatay, ağrı kesici ilaçların reçetesiz olarak satıldığını lisana getirirken her baş ağrısı için ilaç almanın bedenimize nasıl ziyan verdiğini anlattı.
Baş ağrısını gideren ilaçların bedende yaptığı olumsuz tesirlerden bahsetmek istediğini lisana getiren Prof. Dr. Canan Karatay, “Baş ağrısı biliyorsunuz çok yaygın. Yediden yetmişe herkesin, zaman zaman, başına gelen olay. Fakat bu olay çok akut olabilir, çok şiddetli ağrılar olabilir. Kronik ağrılar olabilir. Çok şiddetli ağrılar için, vücudumuzun rahatlatmak ve yaşam kalitemizi biraz düzeltmek için kısa bir süre ilaç kullanabiliriz. Fakat kronik olarak baş ağrısı ilacı kullanmak son derece tehlikelidir. Diğer hastalıklar riskini vücudumuzda başlatır.” dedi.
Baş Ağrısı Geçsin Diye Aldığımız İlaçlar Mikrobiyom İstikrarımızı Bozuyor
Bu ağrı kesici ilaçların kalp krizi riskini tetiklediğini, felç yapabildiğini ve hatta böbrek yetersizliğine sebep olabildiğini açıklayan Prof. Dr. Canan Karatay, “Bu ilaçların birkaçı daha evvel çok sık kalp krizi yaptığı için piyasadan da çekilmiş durumda. Ama tıpkı küme biraz değiştirerek devam ediyor. Öbür yan tesirlerinden biri de; tehlikeli risklerinden biri de mideyi deliyor. Mide kanaması yapıyor efendim. Bu da çok tehlikeli. Ayrıyeten olağan ki daha evvelden beri de konuştuk Bağırsaklarımızdaki olağan, sağlıklı mikrobiyomu yok ediyor. Öldürüyor ve de kronik hastalıklara temel açıyor. Bunlardan biri de bağırsaklarımızda kabızlık olduğu vakit yahut ishal olduğu vakit, yani mikrobiyomun istikrarı bozulduğu vakit biliyoruz ki bir yiyeceği, sağlıklı bir yiyeceği yemiş dahi olsak sağlıklı besleme öğeleri emilmiyor.” diye konuştu.
Prof. Dr. Canan KaratayProf. Dr. Canan Karatay: “Ağrı Kesiciyi Mendil Taşır Gibi Yanımızda Taşıyoruz”
Toksinlerin dolanıma girerek bütün bedenimizi, bununla birlikte ruh vücut sıhhatimizi etkilediğini söyleyen Prof. Dr. Canan Karatay şunları söyledi, “Bunların da başında tekrar baş ağrısı ilaçlarının yaptığı depresyon geliyor. Doğal depresyonu biliyoruz. Bağırsak florasında bulunan hücrelerin %90’ında serotonin ve dopamin üretiliyor. Bunu daha evvel söylemiştik. İşte beyin ve bağırsak ortasındaki bu eksen bozulduğu vakit bu hastalıkların temeli atılmış oluyor. Beyin ve bağırsak eksenindeki bozuklukları da yeniden baş ağrısı ilaçları yapıyor. Baş ağrısı ilaçları leblebi üzere kullanıyor ülkemizde. Reçetesiz zira. İşte hanımlar çantalarında mendil taşır üzere taşıyorlar. Birazcık ağrı olur olmaz çabucak yutuyorlar. Hatta sevgililerine, komşularına, çocuklarına da çabucak çantasından çıkarıp veriyorlar. Bu çok tehlikeli. Bunu uyarmaya çalışıyorum. Zira bu ağrının baskı altına alınması, kirlerin halı altına sürülmesi üzeredir. Ağrının baskı altına alınması, ağrı yapan nedenleri daha da çok arttırmakta, çoğaltmakta ve tehlikeli olmaktadır.” (BSHA- Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
