İstanbul Tabip Odası (İTO) tarafından kızamık olaylarının artması nedeniyle bugün düzenlenen basın toplantısında Ocak ayından bu yana kızamık salgını riskine dikkat çekmeye çalışıldığı, Bahçelievler semtinde bir bebeğin hayatını kaybettiği bilgisi paylaşıldı. Ayrıyeten, Mayıs ayında da Çin’den gelen bir Uygur Türk’ü bir bebeğin de hayatını kaybettiğinin bilindiğini belirten İTO İdare Konseyi, kızamık salgını riskine karşı vatandaşlara, “çocuklarınızı aile hekimliklerine aşıya götürün” daveti yaptı. Toplantıda Sıhhat Bakanlığı’na da kızamık olayları ile ilgili bilgi paylaşımı davetinde bulunuldu, “rakamlara ulaşamıyoruz şeffaf bilgi paylaşımı yapılmıyor” açıklamasında bulunuldu.
İstanbul’da Kızamık Olaylarındaki Artış Tasa Verici!
Türkiye’de kızamık olaylarında İstanbul’da artışların yaşanması nedeniyle tabipler aşılamanın ehemmiyetine dikkat çekiyor. İTO’da bugün saat 12.30’da Cağaloğlu binasında düzenlenen basın toplantısında “İstanbul’da kızamık hastalığındaki artış endişe verici, kaybedilen çocuklar var, bu seyir en kısa zamanda önlenmelidir” açıklamasında bulunuldu. Toplantıda İTO idare konseyi üyeleri Dr. Saffet Ercan, Dr. Esin Tuncay, Dr. Hacer Ayşen Yavru ve Türk Tabipleri Birliği Aile Tabipli Kolu Üyesi Dr. Özden Güngör İstanbul’da her geçen gün artan kızamık hadiseleri hakkında bilgi vererek kıymetli açıklamalar yaptı.
Kızamıktan Çocuklarımızı Kaybetmeye Tahammülümüz Yok!
İTO İdare Şurası Üyesi Dr. Saffet Ercan, hastalıkların ortaya çıkıp da büyük insan topluluklarına yayılarak bir halk sıhhati sıkıntısına yol açmadan evvel yapılması gereken hami hekimlik uygulamalarını, kamu otoritesine hatırlatmak ve onları bu hususta gereken önlemleri almaya zorlamanın, meslek odası olarak en kıymetli sorumluluklarından olduğuna vurguda bulundu. İTO idare konseyi üyeleri açıklamalarına şöyle devam etti: “Kızamık hastalığıyla ilgili makus gidişata dikkat çekmek için toplanmış bulunuyoruz, zira İstanbul’da kızamık hastalığında telaş verici bir artış olduğunu ve ne yazık ki kızamık salgını nedeniyle kaybedilen çocuklar olduğunu biliyoruz. Kızamık, tarihi çok eskilere dayanan ve milyonlarca insanın hayatına ve ondan daha fazlasının sakat kalmasına yol açan, bulaştırıcılığı yüksek bir hastalıktır. Fakat yaklaşık yarım asırdır uygulanan aşısıyla günümüzde önlenebilir bir hastalık olan kızamıktan çocuklarımızı kaybetmeye tahammülümüz yok.”
Kızamık Salgınıyla Gayrette Aşılama Vurgusu
Toplantıda kızamık hastalığında, 1980’de yaygın aşılama başlamadan evvel, dünya çapında her yıl iddiası 2,6 milyon mevte neden olurken, hızlandırılmış global aşılama programları ölümlerin azaltılmasında büyük bir tesire sahip olduğu bilgisini paylaşan İTO basın toplantısındaki açıklamada, “Bu sayı 2011’de yılda 158 bine gerilemiştir. DSÖ, 2000-2013 yılları ortasındaki devirde aşılama ile tahminen 15,6 milyon mevtin önlendiğini bildirmiştir. Buna karşılık DSÖ, ülkemizin de içinde yer aldığı Avrupa Bölgesinin Kızamık Eliminasyon(virüsün dolaşımının durdurulması ) amacı olarak evvel 2010 yılını, o gaye olmayınca 2015 yılını belirlemesine karşın bu amaçlara günümüze kadar ulaşamamıştır. Ülkemiz de bu amaçtan epey uzaktır. Gerçekten, Nisan 2022 – Mart 2023 tarihleri ortasında Avrupa’daki kızamık olgu sayılarına nazaran Rusya ve Tacikistan’dan sonra 457 olgu ile Türkiye gelmektedir. Bu sayının 343’ü de 2023’ün Ocak ve Şubat aylarına aittir” bilgileri paylaşıldı.
Rakamlara Ulaşamıyoruz!
Sahada çalışan meslektaşlardan edindikleri bilgiler doğrultusunda Mart ayından itibaren yeni olguların olduğunu açıklayan İTO İdare Konseyi Üyeleri, “Sağlık Bakanlığı’nın verilerin paylaşımında Covid-19 Pandemisi’ndeki şeffaf olmayan tutumunu devam ettirmesi sebebiyle rakamlara ulaşamıyoruz. Oysaki epidemiyoloji biliminin genel kurallarına göre, salgınlarda kamu otoritesi güven inşa etmeli, erken duyurmalı ve şeffaf olmalıdır. Sağlık Bakanlığı salgın yönetiminde sergilediği pratikle bu üç maddenin tümünü ihlal etmektedir” formunda açıklama yaptı.
Kızamık Virüsünün Durması İçin Yüzde 95 Aşılama Şart!
Kızamık virüsünün dolanımının durdurulabilmesi toplumun yüzde 92-95’inin kızamık aşısıyla aşılanmış olması gerektiğine dikkat çeken İTO, Sıhhat Bakanlığı’nın DSÖ ile paylaştığı 2021 datalarında İstanbul dâhil olmak üzere ülkemizin birçok kentinde bu orana ulaşılamadığını gördüklerini belirtti.
Aşı Tersliği ve Kararsızlığı Birincil Neden
İTO idare konseyi üyeleri kızamık olaylarındaki artışa ait nedenleri şöyle sıraladı: “Aşı reddi ve aşı kararsızlığı: Bu sorun giderek büyüyen bir krize dönüşmektedir ülkemizde.2011 yılında 18 aile çocuğuna aşı yaptırmak istemezken 2018 yılında bu sayı 23 bine çıkmıştır. 2015 yılında çocuklarına aşı yaptırmak istemeyen bir babanın açmış olduğu davada Anayasa Mahkemesi’nin yetersiz yasal mevzuata dayanarak babayı haklı bulmasının tesiriyle aşıyı reddeden ailelerin sayısındaki tırmanış, corona virüs aşılamaları devrinde bilim dışı, aşı zıddı çevrelerin yol açtığı bilgi kirliliğiyle daha da artırmıştır. Göç olgusu: Son yıllarda çeşitli ülkelerden insanların denetimsiz bir göçle ülkemize sığınmak zorunda kalmaları ve kimileri kayıt dışı bir statüde yaşayan bu nüfusun aşılamalarında yaşanan zahmetler. Yurt içi bölgeler ortasında mevsimlik emekçiler nedeniyle yaşanan göçler de bu kapsamda kıymetlendirilebilir. Aşı takviminde yapılan plansız değişiklik: 2020 yılında ulusal bağışıklama programında yapılan değişiklikle ilkokul 1.sınıfta yapılan kızamık aşısının ikinci dozu 4 yaşa çekilerek ortada kalan 5 ve 6 yaşındaki 3 milyona yakın çocuğun aşılamasında yaşanan aksamalar. Bağışıklamada yaşanan bölgeler ortası eşitsizlikler: Özellikle doğu ve güneydoğu vilayetlerinde yaşayan nüfusun aşıya ulaşımında yaşanan zahmetler. Kayıt altına alınamamış nüfus: Rastgele bir aile tabibine kaydı olmayan nüfusun varlığı.”
Sağlık Bakanlığına ‘Bilgi Paylaşımı’ Çağrısı
Epidemiyolojinin ve halk sıhhatinin gereği olarak açıklanması gereken bilgileri Sıhhat Bakanlığı’na seslenen İstanbul Tabip Odası açıklamasına sorularla devam etti:
- İstanbul’da ve öbür vilayetlerde kaç kızamık hadisesi vardır?
- Bu hastalık nedeniyle hastanede yatan hasta sayısı kaçtır, kaç kişi hayatını kaybetmiştir?
- Kızamık hadiselerinin görüldüğü vilayetlerin hangi ilçelerinde kümelenme olmuştur? Epidemiyolojik haritalama yapılmakta mıdır?
- Vakaların yaş kümesi, aşılı olup olmadıkları, aşılıysalar kaç doz aşılı oldukları bilgisine sahip misiniz?
- Bu hadiselerin kaçı yerli kaçı yurtdışı ( importe ) kaynaklıdır?
- İstanbul’daki kayıt dışı nüfusun oranı nedir ve bu insanlarda bağışıklama ve sürveyans çalışmaları ne formda yapılmaktadır, bu mevzuda alanda ne üzere aksaklıklar yaşanmaktadır?
- Kızamık salgının daha fazla büyümemesi için aşılama oranında artış sağlamak için bağışıklama programında değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz?
- Aşı reddi ve aşı kararsızlığıyla ilgili toplumun itimadını artırmaya yönelik ne üzere adımlar atmayı düşünüyorsunuz?
- Aşı aksiliği yapan bilim dışı çevrelere karşı yürüttüğünüz bir çalışma var mı?
- Aşı reddinin önüne geçmek ismine TTB’nin önerdiği Genel Hıfzıssıhha Kanunu ile ilgili yasa teklifini gündeminize almayı düşünüyor musunuz?
Halka Davet: Çocuklarınıza ASM’lerde Kızamık Aşısı Yaptırın!
İTO halka şöyle seslendi: “İstanbul’da bir kızamık salgını yaşanmaktadır ve bundan korunmanın yolu çok kolaydır; kayıtlı olduğunuz aile sıhhati merkezine /göçmen sıhhati merkezine gidip yarım asrı aşkındır uygulanan, güvenirliliği kanıtlanmış kızamık aşısını çocuklarınıza 9 aylık, 12 aylıkken ve 4 yaşında yaptırmaktır. Özverili çalışmalarıyla bu ülkede çiçek hastalığı eradikasyonunu, çocuk felcinden arındırılmış bölge ve son olarak anne ve yeni doğan tetanozu eliminasyonunu başarmış meslektaşlarımız ve sıhhat işçilerini; aşı kararsızlığı yaşayan vatandaşlarımızı aşı yaptırmaları konusunda her zamankinden daha fazla ısrarcı olmaya davet ediyoruz.” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
