Yazılı bir açıklama yapan Prof. Dr. Hasan Bayram, Türkiye‘de elektronik sigaranın ruhsatlandırılmış bir eser olmaması nedeniyle yasal olarak satışının gerçekleştirilemediğine değindi. Yasal düzenlemelerin artarak devam edeceğine inandıklarını söz eden Bayram, şunları kaydetti:
“Halkımızın, gençlerimizin bu yeni salgından korunmaları amacıyla elektronik sigara ve ısıtılmış tütün ürünlerinin yasa dışı yollardan teminini engelleyen bir kanunun çıkmasını ve çabucak uygulanmasını bekliyor ve destekliyoruz. Öte yandan, elektronik sigara ve ısıtılmış tütün eserlerine tanınacak bir yüksek vergilendirme düzenlemesinin, halihazırda yasa dışı sayılan bu eserlerin yasal olarak tanınması sonucuna yol açabileceği korkusunu taşıyoruz. Bunun yerine ruhsatlandırmaksızın, yasa dışı statüde kalması ve yasa dışı kullanımıyla faal ve tam çabanın yapılması, gençlerimizin ve halkımızın sıhhatinin korunmasının teminatı olacaktır.”
Bayram, tütün eseri olan ve sigara üzere nikotin içerdiği için süratle bağımlılık yapan elektronik sigara üzere tütünden elde edilen ve nikotin içeren kelamda ziyanı azaltılmış eserlerin sıhhate ziyanlı olduğunu belirterek, elektronik sigaraların hayatı tehdit ettiğini, önemli sıhhat zararlarına yol açabildiğini ve kullanımının mevtle sonlanabildiğini anlattı.
“GENÇLERİ TEHDİT EDEN BOYUTU NEDENİYLE TELAŞ YARATMAKTA”
Türk Toraks Derneği Tütün Denetimi Çalışma Kümesi Lideri Doç. Dr. Aslı Görek Dilektaşlı da bilim dünyasının elektronik sigaranın sıhhat ziyanlarını her geçen gün daha âlâ keşfettiğine değinerek, 30 Ağustos’ta Amerikan Besin ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından ABD’de 25 farklı eyaletten elektronik sigara kullanımına bağlı olduğu düşünülen, vefatla sonuçlanabilen ve ağır teneffüs yetmezliği ile seyredebilen hadiselerin bildirilmesi haberinin dünyada geniş yankı uyandırdığını hatırlattı.Bildirilen olay sayısının 530’a ulaştığını kaydeden Dilektaşlı, şu bilgileri paylaştı:
“Tanı alan hastaların yarısından fazlasının 25 yaş altındaki gençler olması, bilhassa hastalığın gençleri tehdit eden boyutu nedeniyle telaş yaratmaktadır. Yeniden hastaların dörtte üçünün erkek cinsiyette olması dikkati çekmektedir. Vakaların yüzde 90’ından fazlasının hastaneye yatırıldığı; hastaneye yatırılanların yüzde 62’sinin ağır bakımda takip edildiği ve bunların yarısından fazlasının şiddetli teneffüs yetmezliği nedeni ile teneffüs aygıtına bağlandığı bildirilmiştir ve mevt sayısı 13’e ulaşmıştır. FDA’nın ihtar yaptığı olayların kullandığı elektronik sigaraların çoğunluğunda nikotin ve/veya kenevir olarak da bilinen kannabinoidlerin bulunduğu bildirilmiştir. Bir öteki yandan, tahlili yapılan elektronik sigaraların bir kısmında bağımlılık yapan olarak yalnızca nikotinin bulunduğunun tespit edilmiş olması dikkati çekmektedir. Görüldüğü üzere daha az ziyanlı olduğu ileri sürülen bu eserler, kısa vadeli kullanım sonrasında bile mevtle sonuçlanabilen önemli akciğer hasarı ve teneffüs yetmezliğine neden olabilmektedir.”
“ZATÜRRE RİSKİNİ ARTIRDIĞINA DAİR ÖN İSPATLAR SUNULDU”
Dilektaşlı, elektronik sigaranın bağışıklık sistemini etkileyerek, zatürre riskini artırdığına dair ön deliller sunulduğunu aktararak, “Elektronik sigara ile alakalı pek çok sıhhat ziyanı bildirilmiştir. Lakin kısa periyodik kullanım nedeniyle bile şimdi çocuk sayılabilecek yaştaki gençleri teneffüs yetmezliği ile seyreden ve ölümcül olabilen akciğer hasarı olayları elektronik sigaranın giderek daha da tehlikeli hale geldiğini kanıtlamaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.
