Çalışmada besin dayanağı ile baş ağrısı şiddeti ve sıklığında en az yüzde 50 azalma gözlendi. Ek olarak hastaların büyük kısmı tedavi sonrası 2 yıl boyunca migren ağrısı yaşamadı.
Araştırmayla ilgili Medimagazin’e açıklama yapan Cerrahpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji İSİM Öğretim Üyesi Prof.Dr.Derya Uludüz migren baş ağrısı olan bireylerde vitamin eksikliğine sıkça rastlanıldığını belirterek “Özellikle B vitaminlerinin eksikliği anamnezde kesinlikle sorgulanmalıdır. Beyinde mitokondri güç metabolizmasında bozukluk, migren baş ağrılarında sıklıkla ön plana çıkıyor. Riboflavin mitokondri teneffüs zincirinde flavoenzimlerin aktivitesini katalize eder. Migrenli olgularda mitokondriyal bozukluk olabileceği tartışmaları sürerken B2 vitamini proflaktik tedavide kullanılmakta ve tedavi kılavuzlarına nazaran Sınıf B seviyesinde tesirli bulunmaktadır” dedi.
“BAŞ AĞRISI SIKLIĞINI YÜZDE 50 ORANINDA AZALTTI”
Çalışmada 3 ay boyunca 200-400 mg riboflavin kullanan migren olgularında baş ağrısı sıklığı ve şiddetinin yüzde 50 azaldığı gözlendi. Olgularda besbelli olarak B2 vitamini düşüktü, riboflavin takviyesi verildi ve vitamin seviyeleri 2 yıl boyunca aralıklı olarak takip edildi. Sonuçlara nazaran olgularda migren başağrısı ayda 14.4 günden 3.4 güne düştü. Ve yüzde 81 olguda migren ağrıları 2 yıl boyunca denetim altına alındı.
“PAHALI OLMAYAN VE DÜZGÜN TOLERE EDİLEBİLİEN BİR TEDAVİ”
Migren olgularında KoenzimQ10, magnezyum, çinko ve C vitaminin de takviye olarak kullanılabileceğini belirten Prof. Dr. Derya Uludüz, “Ancak riboflavini ön planda düşünmek gerekiyor. Bir küme olgu riboflavin tedavisinden bariz yarar görüyor. Migren olgularında vitamin dayanak tedavileri kıymetli olmayan ve güzel tolere edilebilen tedaviler. Bu açıdan göz önünde bulundurmak gerekiyor. B2 vitamini suda emilen bir vitamin ve bedende fazlası kolaylıkla atılıyor” dedi.
