Ülkemizde Riskli Bebek kavramı tüm dünyada olduğu üzere gittikçe değer kazanmaktadır. Bilhassa Nöro-bilim alanında yapılan araştırmalar sonucunda birinci bir yıllık müddetin beyin gelişimi için altın kıymette olduğunun bulunması ve bu devirde yapılan müdahalelerin aktifliğinin ortaya koyulması sayesinde Riskli Bebek Erken Müdahale Programları dikkat çeker olmuştur. Bu bebeklerin ileriki periyotta yaşayabileceği zahmetleri minimuma indirmek ve yapılan müdahalenin aktifliğinin daha efektif olması açısından bu değerli devrin kaçırılmaması gerekmektedir.
Bu periyotta bebeklerin ileri periyotta yaşayabileceği problemlerin erken tespitine yönelik bilimsel açıdan geçerlilik ve güvenilirliği kanıtlanmış birçok gereç vardır. Bu gereçler ile tabiplerin yaptığı MR görüntüleme üzere yollar sayesinde risk kümesindeki bebekler erken periyottan itibaren belirlenip rehabilitasyon programlarına başlayabilmektedir. Bilhassa Serebral Palsi üzere nörolojik bir sorunun en erken devirde tespit edilmesi ve buna yönelik hekim-aile-terapist iş birliği ile terapi yürütülmesi, bu çocukların gelecekte yaşayabileceği problemleri en aza indirmektedir.
Her alanda uzmanlaşma olduğu üzere Riskli Bebek alanı içinde geçerli bir uzmanlaşma vardır. Lisans eğitiminin üzerine uzmanlık yapmış ya da dünyada geçerli kurslar ile kendini bu alanda yetiştirmiş terapistler sayesinde Riskli Bebeklerin terapi programı daha tesirli yürütülmektedir. Bu alanda geçerli kıymetlendirme, terapi ve takip programlarını bilen terapistler sayesinde Riskli Bebekler çok daha emin ellerde olacaktır.
Amerika’da Riskli Bebekler için erken müdahale programları, federal maddelere nazaran her eyalette mevcuttur. Hatta kimi eyaletlerde erken müdahale programları çocuk 5 yaşına gelene kadar devam edebilir. Türkiye’de şimdi bu türlü programların olmaması ve bazen aile-doktor-terapist kaynaklı bu bebeklerin ihmal edilmesi sonucunda ileri periyotta çok daha önemli problemler ortaya çıkabilmektedir. Bu bebeklerin ileriki devirde yaşadığı meselelere bağlı aktivite seviyeleri azalmakta, günlük yaşama iştirakleri kısıtlanmakta ve ömür kalitelerinin düşmesi önlenemez bir gerçektir. Meğer erken devirde yürütülecek gerçek bir terapi programı ile bu sıkıntılar en aza indirgenebilir ve çocukların yaşıtlarına yakın bir hayat sürmesi sağlanabilmektedir.
Riskli Bebekler için erken müdahale ciddiye alınması gereken bir durumdur. Vakitle düzelir, bekleyip görelim, babası da geç yürüdü, üzere yaklaşımlar ile en değerli vakitler boşa harcanabilmektedir. Erken devirde daha tesirli yürütülecek bir terapi programı geç kalınması sonucunda kar topu üzere büyüyen problemlerle uğraşmaya dönmektedir. Ya da bilinçsiz yahut bu bahiste eğitimi-deneyimi olmayan terapistlerin yanlış yönlendirmesi sonucunda mevcut sıkıntılar çok daha önemli bir hal alabilmektedir.
Bütün bu ayrıntılar göz önüne alındığında aileler kesinlikle kuşkulu bir durum varsa bu alanda deneyimli-eğitimli terapistler ile bağlantıya geçmeleri gerekmektedir. Bebeklerinin her anının çok değerli olduğunun ve boşa geçirilmemesi gerektiğinin farkında olmalıdırlar.