Hepatit C’de virüsü yok eden tedavinin muvaffakiyet oranının %95’in üzerinde olduğunu söz eden Demiroğlu Bilim Üniversitesi, Gastroenteroloji-Hepatoloji Kısım Lideri Prof. Dr. Levent Fazilet, “Bu nedenle herkesi hepatit testlerini yaptırmaya çağırıyoruz. Kolay bir kan analizi ile teşhis koyarak, karaciğer yetmezliği ve kansere yol açabilen hepatit B ve C’yi ilaçla tedavi edebilir, denetim altına alır yahut kür sağlayabiliriz” dedi.
Hepatit B ve C’de erken tedavinin kıymetine vurgu yapan ve “Siroz yahut karaciğer kanseri gelişmiş hastalarda tedaviye karşın istenen güzelleşme tam olarak sağlanamayabilir ve kimi riskler ortadan kaldırılamaz. Bu hastaların kimileri lakin karaciğer nakli ile hayatta kalabilir. Bu nedenle siroz oluşmadan gerekli tedbirleri almak, erken teşhis ile tedaviyi sağlamak yaşamsal kıymet taşır” ihtarında bulunan Doktor Levent Erdem, hepatit ile ilgili aktüel dataları şöyle aktardı:
“Dünya Sıhhat Örgütü’nün 2018 bilgilerine nazaran;
– Dünyada 325 milyon viral hepatit B ve C’li hasta var.
– Her yıl yaklaşık 3 milyon yeni enfeksiyonlu birey kelam konusu.
– Hepatit B ve C’li bireylerin %80’i teşhis konmamış durumda.
– Teşhis konulanların lakin %10-20’si tedavi alıyor.
– Yılda 1.4 milyon insan hepatit B ve C’ye bağlı siroz ve kanserden kaybediliyor.”
Viral hepatitler içinde yer alan Hepatit B ve Hepatit C’nin yol açtığı kronik enfeksiyonun, karaciğer sirozu ve karaciğer kanserinin %70-80’inin sebebi olduğunu lisana getiren Prof. Fazilet, hepatitin yol açtığı Sıhhat sıkıntıları ve tedavi yolları hakkında şu bilgileri verdi:
“İlk infeksiyon hastaların yalnızca %20’sinde aşikar sarılık yapar, %80 hastada sessiz, sarılık olmaksızın geçirilir. Sıklıkla teşhis konulamayan sessiz birinci infeksiyon sonrası oluşan kronik viral infeksiyon 10-50 yıl ortası üzere uzun bir belirtisiz periyottan sonra siroz ve kansere sebep olur. Klinik belirtiler fakat hastalık çok ilerlediği vakit ortaya çıkar.
SİROZA BAĞLI KARACİĞER YETERSİZLİĞİ VE KANSER EN SIK VEFAT SEBEBİ!
Binlerce insanın hayatta kalması fakat karaciğer nakli ile sağlanır. Türkiyede karaciğer nakli konusunda çok tecrübeli ve başarılı merkezler vardır ama bizim amacımız hastaların karaciğer nakli evresine gelmeden saptanması ve gerekirse tedavi edilmesidir. İlaçla tedavide sağlanan ilerlemeler ve karaciğer nakline karşın dünyada her yıl yaklaşık 1.4 milyon kişi bu kronik hepatit B ve C sebebiyle ömrünü kaybediyor. Hepatitleri global bir sıhhat sorunu haline getiren bu tablo baht değildir. Gerek tesirli ve emniyetli hepatit B aşısı uygulaması, gerekse kronik B hepatiti ve kronik C hepatiti için sahip olduğumuz tesirli ilaçlarla Dünya Sıhhat Örgütü’nün belirlediği 2030 yılı amaçlarına ulaşmak mümkündür.
HEPATİTLE AKTİF GAYRET İÇİN HANGİ MAHZURLAR AŞILMALI?
En kıymetli ve kaygı verici gerçek kronik B ve C hepatitl hastalarının %80’inin teşhis konulmamış, hastalığından habersiz olağan ömrünü sürdürüyor olmasıdır. Dünyada 250 milyon kronik B hepatitli ve 75 milyon civarında da kronik C hepatitli insan var. Türkiye’de ise 2.5 milyon kronik B ve 500 bin civarında kronik C infeksiyonlu hastanın olması kelam hususudur. Yani milyonlarca kişi hem karaciğer sirozu ve kanseri üzere önemli hastalıklara maruz kalma riski altındadır hem de en başta aile üyeleri olmak üzere öbür şahıslar için bulaş kaynağıdır. Öncelikle hastalığından habersiz milyonlarca hepatit B ve C’li hastaya teşhis konulması gerekiyor. Herkes en az bir kere kendisi ve ailesi için bu hepatit B ve C tarama testlerini yaptırmalıdır. Bu ihmal edilmemesi gereken bir mevzudur.
“VİRAL HEPATİTLİ HASTA KALMASIN”
Her türlü uğraş gösterilerek teşhis konulan ve hastalığın erken periyodunda iken tedavi edilen hasta sayısını bugünkünün en az 3-4 katına çıkarmamız gerekmektedir. Gaye sayı her yıl kronik hepatit B’li ve kronik hepatit C’li en az 15 bin, tercihen 30 bin hastanın tedavi edilmesidir.
“HERKES TEST YAPTIRSIN, HEPATİT HASTALARI TEDAVİ OLSUN”
Viral hepatitli fakat hastalığından habersiz yüzbinlerce insane ulaşmak, onların tedavisi ile önemli hastalık ve ölümlere mani olmak, birebir vakitte öbür insanlara bulaşı önleyerek toplumda viral hepatit infeksiyonunu denetim altına almak gerekir.”
Prof. Dr. Levent Fazilet Toplumsal şuur kazanmanın değeri ile viral hepatitlerin, dünyadaki en kıymetli ve tıpkı vakitte önlenebilir sıhhat sıkıntıları ortasında yer aldığına vurgu yapan Prof. Dr. Levent Fazilet, “Viral hepatitlere karşı kollayıcı aşı, tesirli ilaçlar, ulaşılabilir tedavi imkanları, faal toplumsal güvenlik sistemimiz ve mevzuyu çok yeterli bilen uzman tabiplerimiz var. Eksik olan ise bu mevzudaki toplumsal farkındalığın az olması. Bunun için de öncelikle riskli kümeler başta olmak üzere herkesin hepatit B ve C tarama testlerinin yapılması, virüs taşıdığı belirlenen şahısların tedavi programına alınması, ilaç tedavilerine başlanması, ailenin öbür fertlerinin de taranarak virüslere karşı tedbir alınması gerekiyor” açıklamasını yaptı.
AŞILANMAKTAN KORKMAYIN!
Aşılama ile faal korunmanın, ülkemizde ve dünyada hepatit B infeksiyonuna karşı en aktif ve emniyetli çaba biçimi olduğunu yineleyen “Asla ihmal edilmemeli, uygulama odunsuz ve kesintisiz olarak sürdürülmelidir” vurgusu yapan Prof. Dr. Levent Fazilet, bilhassa ülkemizdeki duruma değinerek, “Yenidoğanlar, bebekler, ilköğretim çağındakilerin tamamı ve erişkin yaştaki risk kümelerinde yer alanlar aşılanmalıdır. Ailelerin, çocukların aşılanmasına yönelik yanlış bilgileri prestij etmemesi çok kıymetlidir. Hepatit B aşısının yan tesirleri ve kimi az görülen hastalıkların sebebi olabileceğine ait bilimsel desteği olmayan görüş ve yayınlara karşın, yapılan geniş araştırmalar ve uzun müddetli izlemelerde bu hastalıklar açısından rastgele bir risk olmadığı gösterilmiştir. Hepatit B aşı programı sayesinde Tayvan, İtalya ve Türkiye başta olmak üzere birçok ülkede hepatit B sıklığında %50 ve üzerinde azalma sağlanmıştır. Buna paralel olarak karaciğer sirozu ve kanserinde de bariz azalma olması beklenmektedir” biçiminde konuştu.
