Kahramanmaraş’ın Elbistan İlçesi’nde yaşayan ve kalp hastası olan Sultan Sert‘e daha evvel stent takıldı. Lakin bir müddet sonra yine rahatsızlanan Sert, yakınları tarafından Kahramanmaraş Sütçü imam Üniversitesi (KSÜ) Sıhhat Uygulama ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Hastayı muayene eden Kalp ve Damar Cerrahisi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Kirişci, kalp damarının tıkalı olduğunu ve acil ameliyat edilmesi gerektiğini söyledi. Sert’in yakınları ameliyatı kabul etti ve başarılı geçen operasyonun akabinde, ağır bakım servisine alındı.
DOKTOR KAN BANKASINA İNEREK KAN VERDİ
Sık sık denetim ettiği hastasında kanama olduğunu fark eden Doktor Mehmet Kirişci, yakınlarından acil taze kan bulmalarını istedi lakin tüm aramalar sonuçsuz kaldı. Bu sırada Kirişçi, hasta Sultan Sert ile kan kümelerinin birebir olduğunu fark etti. Kan bankasına inen Kirişçi’nin verdiği kan daha sonra hastaya nakledildi. Kan verilmesiyle birlikte Sultan Sert’in kanaması durdu ve kısa mühlet sonra da ağır bakım servisinden çıkarıldı.
Sultan Sert, ameliyat ve kan desteği sırasında baygın olduğunu, yaşananları uyandığı vakit oğlu ve hemşirelerden duyduğunu söyledi. Kirişci’ye teşekkür eden Sert, “Mehmet Beyefendi beni ameliyat etti. Gece kanama olmuş, Mehmet Beyefendi kanını vermiş bana. Çok teşekkür ederim Mehmet Kirişci’ye, bu türlü hekimler dünyaya gelmez, Allah razı olsun” dedi.
Mehmet Sert ise ameliyattan sonra kanama olunca kendisinden acil taze kan istendiğini lakin bulamadığını belirterek, “Annem ameliyata girdikten sonra acil kan lazım oldu. Sağolsun Mehmet Beyefendi hiç tereddüt etmeden kendisi kan verdi. Annemin sıhhatine kavuşmasında Mehmet Beyefendi ve öteki hastane işçilerinin çok büyük emekleri var. Hepsinden Allah razı olsun” diye konuştu.
“VİCDANİ OLARAK OLAYI BİR AN EVVEL ÇÖZMEMİZ GEREKİYORDU”
Ameliyat yapıp kan vererek hastasının hayatını iki sefer kurtaran Dr. Mehmet Kirişci, Sultan Sert’in kalp damarının tıkalı olması nedeniyle yaptıkları by-pass ameliyatının başarılı geçtiğini söyledi. Ağır bakım servisine alınan hastada kanama başladığını fark ettiklerini belirten Kirişci, sonrasında yaşananları şöyle anlattı: “Kanamasının, yaptığımız tetkikler sonucunda kimi kan kıymetlerinin düşmesine bağlı olduğunu fark ettik. Bu, acil taze kana gereksinimi olan bir durumdu. Olağan kaidelerde hastanemizde kan var ancak taze kan, süratlice verilip hastaya bunun tekrardan verilmesi gereken bir durum. Taze kan muhtaçlığı olduğunu hastamız yakınlarına tabir ettik. Hastamızın kent merkezinden olmadığını, ilçeden geldiğini, hasebiyle yakınlarının burada olmadığını ve aramalarının sonucunda hastanede taze kan verecek kimsenin olmadığını ve bulamadıklarını söylediler. Biz de hastanemiz de araştırdığımız taze kan verecek kimsenin olmadığını ve hastamızın da bu süreç içerisinde kanamasının devam ettiğini gördük. Acil kan vermemiz gerekiyordu. Hastamız ile kendi kan grubumun tıpkı olduğunu gördüm. Süratlice kan bankasına gidip taze kan verdim. O kanı hastamıza verdikten sonra kanaması durdu ve hastamızın vital bulguları dediğimiz tansiyonu ve ritminin düzeldiğini gördük. Kanaması durunca da hastamızı uyandırdık. Vicdani olarak bir an evvel olayı çözmemiz gerekiyordu hem doktor olarak hem vicdani olarak. Sonuç olarak bu durumda hastamızın sıhhatine kavuşmuş olması hem yaptığımız ameliyat açısından hem de kan vererek sağlatmış olmak şahsen beni keyifli etti.”
“HASTAMIZ DA MEMNUN BİZ DE MUTLUYUZ”
Hastanedeki kan bankasında kan olduğunu lakin kanamanın durdurulması için taze kanın gerektiğini söz eden Kirişci, “Taze kan içerisinde çok fazla hücreler var. Kanamayı durdurucu, taze pıhtılaştırmayı sağlatıcı hücreler var. Bu kanı her vakit vermiyoruz, olağan koşullarda gereksinimimiz olan bir durum değil. Fakat bu hastamızda o bedellerde düşme olduğu için taze kana ve beyaz kana gereksinimimiz vardı. Bu hastamıza hem taze kan verdik hem de beyaz kan verdik bununla birlikte pek sonuç âlâ oldu. Hastamız da keyifli, biz de mutluyuz” diye konuştu.
